Su ve Ateş
Tek kullanımlık insanlar, tek bakışmalık, tek sevişmelik
Aynaya anlık yansıyan insanlar
İşte görüyorsun ya
Bu düne karışacak olan son gün
Şahit olduğumuz birlikte
Bu da elimize doğan son güneş
Bu koşturduğum son sokak
Bu ev uğradığım son adres.
Bu güldüğüm son şaka
İniltim, çıkardığım son ses
Bu eller kapını tıklatan son eller
Bu nefes son nefes
İşte gidiyorsun ya
Ölüyorsun da.
İnsan yaşıyorken tutsaktır
Kafesimi terk ediyorsun
İnsan yaşıyorken tutsaktır
Bir eve tutsaktır, bir kitaba, bir şarkıya
Zincirine tutsaktır kişi
Kiminin pırıl pırıl kiminin paslıdır
Yaşamışsa beli bükülmüştür
Yaşamamışsa yetmişinde de diktir kişi.
Yaşamamışsa, ah yaşamamışsa
Ya ölmüşse ruhu, ayakta ölmüşse
Nereye gömmeli?
Bir orman yangını gibi buldum seni
Ezbere bildiğin bir yangin gibi buldum
Yakmakla kalmadım yandım işte
Benim küllerimi
Bir ceylanın bakışında
Bir geyiğin ürkekliğinde ara.
Ateşin görevi yakmaktır halbuki
Alev elbet kül olmak ister
Kül olmak içinse birlikte yanmak
Oysa ateş ile su..
Ya günaha çalan gözlerinin karasına ne demeli?
Akımı karaya bulayan ellerine?
Karanlık hasta gözlerin ilacıymış
Açabilirsin gözlerini, işte çekiliyorum alnacından
Batıyor güneş batmaktan usanmış
Gururunu da kırmıştır doğmak bir gecenin ardından
Ama işte bu gece bu karanlık
Sükut buldu sen uykuya dalınca
Sustu geçmişin ağırlığı, vazgeçti avazından
Konuşmuyor artık vehmi de geleceğin
Rüyaya daldın, ben uyandım uykumdan
Boğulmaların nefes oldu bana
Can çekişmelerin ise can
Sustun sen
Biz de konuşmadık pek fazla
Lakin birileri konuşacak, göreceksin
Aşk konuşunca silahlar susar
Gözlerine elveda
Bahar konuşunca hazan susar
Güzlerine elveda
Merhamet konuşunca zulüm susar
Sözlerine elveda
Su konuşunca ateş susar
Sana elveda.
2019
-SON-
Yorumlar